Yol adama çok şey öğretir. Sizlerle babalık yolculuğumu paylaşacağım. Hamilelik ve babalık üzerine bir babanın deneyimlemeleri olacak bu yolda!
20 Temmuz 2017 Perşembe
Tatile Giderken Aman Dikkat
Yaz geldi, şimdi tatil zamanı deyip sahile veya havuzlara koştuğumuz bu vakitlerde etrafımızdaki birçok bebekte/çocukta gördüğümüz el ayak ağız hastalığına bir dikkat çekeyim, dedim.
Ateş, elde ve ayaklarda döküntü ile kendini gösteriyor. Hastalık sıklıkla; ateş, iştahsızlık ve boğaz ağrısı ile başlıyor.
Ateş başladıktan 2-3 gün sonra; ağızda ağrılı ve su dolu döküntüler meydana geliyor. Küçük kırmızı lekeler olarak başlayan lezyonlar ülserleşiyor.
Deri döküntüsü 1-2 gün sonra gelişiyor. Ayak tabanı ve el ayalarında meydana gelen düz kırmızı noktalar halinde başlayıp, daha sonra su topluyor.
Nadiren döküntüler dizlerde, dirseklerde, kalçada veya genital bölgede olabiliyor.
Özellikle bebeklerde ağızdaki yaralar nedeni ile yutma güçlüğü ve beslenememe olabiliyor. Hastaların hepsinde tüm döküntüler birden olmayabiliyor.
El-ayak-ağız hastalığı insandan insana direk temas ile bulaşan viral bir hastalık.Viral bir enfeksiyon olduğu için hastalığın tedavisinde antibiyotiğin yeri yok. Özel bir tedavisi olmadığı gibi ilacı ve aşısı da yok. Kaşıntıyı azaltması için spreyler ve çeşitli losyonlar verilebiliyor. Bebekten ebeveyne de bulaşabiliyor.
Hastalık bir hafta 10 gün içinde kendiliğinden geçerken, el ve ayaklarda sıvı dolu kırmızı kabarcıklar kuruyarak yerini lekeye bırakabilir, o da zamanla kayboluyor.
El-ayak-ağız hastalığına karşı en etkili yöntem; hijyendir. Ellerin sık sık yıkanması, kirli ellerin ağza ve yüze sürülmemesi çok büyük önem taşır. Bulaşıcı olduğundan el-ayak-ağız hastalığına yakalanan kişilerden uzak durulması gerekir. Ortamı sık sık havalandırarak içeri temiz hava girmesini sağlamak da şart. Okul ve kreşlerde ortam yüzeyleri dezenfekte edilmeli. Gerekli hijyen ve temizlik kurallarına uyulması durumunda el-ayak-ağız hastalığı riski azalır. Bu yüzden asıl görev biz ebeveynlere düşüyor. Aman ihmal etmeyelim. Tatil deyip hijyeni göz ardı etmeyelim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Merhaba,
YanıtlaSilBaşka bir iletişim adresinizi bulamadığımız için size buradan ulaşmaktayız.
Bizler, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde görevli akademisyenler olarak “Türkiye’de Çevrimiçi Ortamda Aile Temelli Bir Cinsiyet Rolü Olarak Babalık: Babalık Temasına Sahip Internet Günlüklerinin (Blogların) Analizi” başlıklı projemizle TÜBİTAK desteği için başvuru yapmış bulunmaktayız.
Söz konusu proje, erkeğin aile temelli cinsiyet rollerinden biri olan babalığı, bu rolün günümüzdeki önemli performans alanlarından biri olan çevrimiçi ortam üzerinden ele alarak, Türkiye’de çevrimiçi ortamda aktüel babalık algısını analiz etmeyi amaçlamaktadır.
Yöneticisi olduğunuz blog nedeniyle sizinle proje kapsamında bir görüşme yapmayı istemekteyiz. Görüşmenin içeriği hakkında bilgi sahibi olmak isterseniz, size görüşme sorularımızı da iletebiliriz. Projenin öngörülen başlangıç tarihi Eylül 2019’dur. Ancak öncesinde TÜBİTAK görüşme yapacağımız kişilerden birer destek mektubu sağlamamızı talep etmektedir.
Eğer çalışmamızla ilgilenirseniz, size destek mektubumuzu göndermek istemekteyiz.
Şimdiden teşekkür eder,
İyi çalışmalar dilerim...
Dr. Derya GÜL ÜNLÜ / derya.gul@istanbul.edu.tr
İstanbul Üniversitesi
İletişim Fakültesi