1 Ocak 2017 Pazar

Gebelik ve Lohusa Döneminde Suyun Önemi



Gebelik ve lohusalık döneminde suyun birçok önemi olduğunu konuşurken Zeynep'le farkına vardık. Bu konuda düşünürken ana başlık ve alt başlıklar yapma konusunda hem fikir olduk. Çok çeşitli şekillerde suyun doğum sürecinde etkisi var. 

Kısa kısa değinmek gerekirse:



Gebelik sürecinde doktorların su tüketimi konusunda tavsiye vermesinin ilk sebebi bebeğin anne karnında su ile muhafaza olunması. Kesenin içindeki su seviyesinin azalması erken doğuma sebep verebilir. Daha sonra gebelik sürecinin baş belalarından kabızlık ve enfeksiyonlar. Bu iki baş belasını alt etmek için doğal çözümleri su tüketiminde bulduk. Zeynep günlük 3lt üstünde su tüketimiyle benim gerçek anlamda takdirimi kazandı. Bu arada enfeksiyonun da erken doğuma sebebiyet vermesi durumu var. 

Doğum anında ise dalgaları aşmak ve etkisini azaltmak için ılık suyun altında beklemek en güzel çözümlerimizden biriydi. Sık sık ılık suda duş aldık. ( Burada olumlamalardan bahsetmiştim ön sözde işte bunlardan birisi doğumda sancı yok, sancı kelimesi kesinlikle bizim etrafımızda yok. Sancı veya ağrı kelimesini duymak bile olumsuz bir etki yaratırken doğumla bunu bağdaştırmak ne kötü. Biz onun yerine dalga kelimesini tercih ediyoruz.)

Doğum sonrası ise ilk başta yenidoğan bebeğin çenesi güçlü olmamasından dolayı ve bizim emzirmedeki acemiliğimizden dolayı ağız sütünün ( kolostrum ) inmesi konusunda panik havası yaşadık. Bunun da çözümü hasta odamızda ılık su ile duş almak ve suyu göğüslere tutmakla bulduk. Daha sonra ise emzirme kısmında süt yapan en önemli öğe su olduğunun farkına vardık. Her emzirmede ya da bir göğsün bitmesinden sonra eşime su takviyesi yaptık. 

Suyun önemi hayatın her safhasında... Dünyanın ve vücudumuzun su oranları ortada. Tabiki bu süreçte de su çokça önemli. Yeni keşiflerimiz olduğunda bu konuyu güncel tutmaya çalışacağız. Sırasıyla yukarıdaki maddeleri yaşantılarımızla harmanlayıp alt başlıklarla sizinle paylaşacağım. Su ile kalın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder