Kırmızı olsun beş lira fazla olsun, sözü atalarımızdan muhakkak duymuşuzdur ve yeri geldikçe bizim de gönlümüz ve gözümüz kırmızı renklere kaymıştır. Bebeklerin de kontrast renk olsun 5 lira fazla olsun dediklerini duyar gibi oluyorum. Kesin ağlayışlarından bazısı bunun içindir ki ne zaman sakinleştirip kontrast renklerin karşısına dikilsek öylece dalıp gidiyor hayallere. ( Tabiki dikkat süresi boyunca, sonra tekrar başa sarıp kaseti devam ediyoruz dinlemeye...)
Yine bu ağlama krizlerin birisini Ali - Pınar çiftinin evinde Öykü bebeğinin ziyaretine gittiğimizde yaşadık. Yukarıdaki fotoğrafın öyküsü bu olacak. Arkadaşlarımızın evinin giriş kapısının tam karşısında asılı bu tablo. Neden koltukta öylece duruyor, derseniz. Berru'nun ağlama nöbetleri sırasında evi gezerken her seferinde tablonun önündeyken Berru'nun dikkatini çekti. Çünkü siyah - beyazdı. Berru ile hemen tanıştırdım tablodaki bıyıklı adamı, bak bu Ali amca'nın dedesi, olduğunu söyledim. Ali ve eşi Pınar bastılar kahkahayı. Muhakkak Berru'nun da zamanla hayat görüşü oluşacak, biz de ona saygı duyacağız. Hatalarında da, başarılarında da yanında olacağız. Hepimizin de olduğu gibi güzel hataları ve doğruları olacak. Şimdiden heyecan verici...
Tarihte uzun soluklu imparatorluklara/devletlere baktığımızda kimisi güçle kimisi zenginlikle kimisi hoşgörüyle bu ünvanlarını almışlardır. Türk devlet kültürününde bulunan hoşgörü ile biz uzun soluklu devletler kurup yaşatmışız. Şimdi biz onların mirasçıları olarak - hele ki şu ülke gündeminde birlik ve beraberlik içinde yaşamaya sımsıkı tutunmaktan başka çaremiz yokken - farklılıklara saygı göstermeliyiz. Birlik ve beraberlik içinde huzurlu nesiller yetiştirmeliyiz. Her anne babanın bir görevi de bebeğine insani erdemleri kendince aktarmasıdır. Biz Zeynep'le dostlarımıza karşı ve etrafımızdaki dostlar da bize karşı her zaman farklılıklarımıza saygı göstererek, hoşgörü içerisinde yaşıyoruz. Berru'ya da bunu hissettirmeliyiz, öğretmeliyiz.
Siyah, beyaz ve kırmızı renkler Berru'nun her seferinde dikkatini çekmeyi başarıyor. Bu renklerin bebek üzerinde bilimsel olarak pozitif etkisi olduğunun kanıtı olmadığını söyleseler de işe yaradıklarını söyleyebilirim. 40 günlük bebeğin görüş mesafesi sınırlı, bu yüzden parlak ve kontrast renkler onun görsel gelişimi için önemli. Bizim kullandığımız siyah-beyaz-kırmızı renklerden oluşan kartlarımız var. Bu kartları Berru uzun süredir takip edebiliyor. Yavaş hareketlerle bu kartları görüş mesafesinde hareket ettirerek dikkat süresine göre onunla oynuyoruz. Dikkat süresi 5 dk. - 10dk. arasında, en iyi ihtimal 15dk. Bu kartları kullanırken bebeğimiz bakış açısını çok fazla açmadan yani bir şakaktan diğer şakağa olmadan takip ettirmeliyiz.
Bu kartlar üzerindeki şekiller üzerinden Berru'ya öyküler, masallar uyduruyoruz. Her kartımızın aklımızda bir teması var artık. Zeynep de ben de bu temalar üzerinde Berru ile diyalog kuruyoruz. Küçük dairelerin sarmal oluşturduğu kart güneşi,gökyüzünü; kalpli kart duygularımızı; yonca yaprağına benzeyen ise çiçekleri ve doğayı temsil ediyor. Biz de ana hatları aynı olmak kaydıyla bu kartlarla hikaye anlatıcılığı yapıyoruz.
Yine Mikado Çocuk'un "Bebeğimin İlk Kartları" seti var. Bu seti de önümüzdeki günlerde kullanmaya başlayacağız. Çift taraflı olan bu set bir yüzden kontrast renkler, diğer yüzünde ise renkli resimler ile hem görsel hem de sözel dil gelişimi açısından yararlanacağız.
Bebeğim olmadan ve bu araştırmayı yapmadan hep derdim çocuklarla ve bebeklerle ilgili olan her şey neden bu kadar renkli diye. Çirkin de bulurdum. Alakasız renkler her yeri kaplaması gibi. Renklerin düğünü gibi capcanlı her şey. Sebebi şimdi daha iyi anlıyorum. Renkler, bebeğin dünyası renklendiriyor.
Ayrıca konuyu bitirken şunu da belirteyim. Bebeğimiz direkt yüzümüze değil de saçla yüzümüzün bittiği yere odaklanırlar. Bunun sebebi de kontrast renk oluşturması bu bitim yerinin. Ayrıca şunu okudum tesettürlü anneleri biraz daha ilgilendiriyor. Eğer saçla yüz arasında bir nesne girerse bebeğin annesinin yüzüne odaklanmasında zorluk yaşanabiliyor, diyor. Tabiki annenin kokusu ve sesiyle tanıyacaktır bebek ama ilk bakışta bir yabancılama hissettirdiğini söylüyorlar. Zeynep'e bunu da aktardım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder